18 Nisan 2017 Salı

La La Land İncelemesi

İlgili resim


 
Gelelim geçtiğimiz yılın beni en çok etkileyen filmine. La La Land ya da Türkçe adıyla Aşıklar Şehri diğer bütün filmleri solladı geçti. Hiç şüphesiz söyleyebilirim ki hayatım boyunca izlediğim bütün filmleri  içine kattığımda dahi ilk 3'e sokarım La La Land'i.

  Kısaca konusundan bahsetmem gerekirse ünlü bir oyuncu olma hayalleri kuran genç bir kız ile kendi caz kulübünü açmak isteyen bir caz aşığı piyanistin yolu bir gün kesişir. Aralarında ki sürtünmeli başlayan diyalog zamanla aşka dönüşür ve eski filmleri aratmayan sevimli bir aşk hikayesini izlemeye koyuluruz.


İlgili resim

  Buraya kadar her şey normal. Bu filmi bu kadar özel yapan ne diye soracak olursanız elbette filmin sanatsallığı. Film ilk sahnesinden itibaren muhteşem bir renk ve sahne uyumu ile insanlara görsel bir show izletiyor. Arabalarından çıkıp şarkı söylemeye başlayan insanlar mükemmel bir  ahenk içinde dans ederken aynı zamanda üzerlerindeki kıyafetlerin renklerinin canlılığı ve uyumu gerçekten bir Broadway showunu aratmayacak bir görsellik sunuyor.


la la land epilogue ile ilgili görsel sonucu

  Filmde baştan sona kadar renkler muhteşem kullanılmış. Dekorlar, bir kartpostaldan fırlamış manzara sahnesinden farksız. Danslar tam olarak sahnenin enerjisine, frekansına uygun ve bütün bunlar muhteşem, kalbe dokunan müziklerle birleştiğinde ise ortaya böylesine bir film çıkıyor. Daha çıkalı bir yıl olmasına rağmen söyleyebilirim ki sinema tarihinin ölümsüz eserlerinden biri olarak anılacak.

la la land someone in the crowd ile ilgili görsel sonucu

  Eh film hak ettiği başarıyı gösterdi mi, evet gösterdi. Aldığı ödüller, yorumlar bu başarının kanıtı niteliğindedir. En önemli kriterlerden biri filmin yönetmeni  Damien Chazelle. Kendisini 2014 yılında yönettiği Whiplash filminden de hatırlıyoruz. Daha 32 yaşında olmasına rağmen bu kadar ses getiren filmleri yönetmesi ve en iyi yönetmen kategorisinde Oscar alması ne kadar başarılı bir insan olduğunu herkese gösteriyor zaten. Bir çok kişinin haksız eleştirilerine uğrayan bu genç yönetmen sanılanın aksine bu filmler için ciddi bir çaba harcıyor ve tam istediği sahneleri elde edene kadar tekrar tekrar çekim yaptırıyor. La La Land'in başındaki arabaların üstündeki dans sahnesini provalarda defalarca cep telefonuyla çekmiş ve tatmin olana kadar üzerinde değişikler yapmıştır. Zaten filmin genelinde çok titizlikle dokunmuş bir sanat işi olduğu aşikar. Bunu da herkesten çok yönetmene borçluyuz.

  Bu film hakkında sayfalarca yazı yazmak isterdim ama buna gerek olduğunu düşünmüyorum. İzlediğiniz zaman biraz olsun sanat algısına sahipseniz ne demek istediğimi zaten anlayacaksınız. İzlemeyen herkese şiddetle tavsiye ediyorum.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder